https://www.youtube.com/watch?v=3lOXKwncWIo&t=6s

İnsanların kendi içinde tam ve bütün olmasının, iş hayatındaki başarılarının temel taşı olduğuna inanıyorum. Bir koç olarak, bireylerin bu bütünlüğü sağlamasına yardımcı olmak benim görevim. Beden, zihin ve duygular arasında uyum olmadığında, kişi enerjisini bu içsel çatışmaları çözmek için harcamak zorunda kalır. Bu da sadece kişisel gelişimi engellemekle kalmaz, aynı zamanda bireyin dış dünyadaki değişimlere adapte olmasını da zorlaştırır. Peki, bu durum iş hayatına nasıl yansır? Stres, verimlilik kaybı, motivasyon düşüklüğü ve sonunda başarıya ulaşamama.

Koçluk, işte tam bu noktada devreye giriyor. Koçluk süreci, bireyin kendisiyle ilgili farkındalığını artırır, beden, zihin ve duygu bütünlüğünü sağlamasına yardımcı olur. Bu da kişinin enerjisini daha verimli bir şekilde kullanmasını sağlar. Enerjisini verimli kullanan birey, hem kendini hem de içinde bulunduğu ortamı geliştirir. İç motivasyonu artan bir çalışan, sadece işinde daha verimli olmaz; aynı zamanda kurumun genel atmosferine de pozitif katkılar sunar.

Koçluğun iç motivasyona katkıları ise göz ardı edilemeyecek kadar önemli. İç motivasyon, bireyin dışsal ödüller veya cezalar yerine, kendi içinden gelen bir itici güçle harekete geçmesini sağlar. Bu motivasyon türü, bireyin kendi değerleri, inançları ve hedefleri doğrultusunda hareket etmesine olanak tanır. Örneğin, bir çalışan iş yerinde kendini ifade etmekte zorlanıyorsa, bu durum onun motivasyonunu olumsuz etkileyebilir. Ancak koçluk desteği ile bu kişi, kendini daha iyi tanıyıp, ifade etmeye başlayarak, hem kendi iç motivasyonunu artırabilir hem de iş yerindeki performansını yukarı çekebilir.

Bir örnek vermek gerekirse, geçtiğimiz yıl koçluk desteği verdiğim bir yönetici, iş yerinde sürekli olarak stres yaşıyordu. Bu stresin kaynağı, kendisinin yüksek performans beklentisi ve bu beklentiyi karşılamak için gösterdiği çaba idi. Koçluk süreci boyunca, bu yöneticiye kendi değerlerini ve motivasyon kaynaklarını keşfetmesi için rehberlik ettim. Sonuç olarak, bu kişi, içsel motivasyonunu artırarak, stresini yönetmeyi ve enerjisini daha verimli kullanmayı başardı. Bu durum sadece onun iş performansını artırmakla kalmadı, aynı zamanda iş yerindeki genel atmosferi de olumlu yönde etkiledi.

Sonuç olarak, başarılı bir koçluk süreci, bireylerin içsel motivasyonlarını artırarak, hem kişisel hem de profesyonel hayatlarında daha uyumlu, enerjik ve üretken olmalarına yardımcı olur. İnsan Kaynakları yöneticilerinin bu süreci desteklemesi, kurum kültürünü daha proaktif ve pozitif bir hale getirirken, çalışanların bireysel gelişimlerine de katkıda bulunur.

Ayhan Dayoğlu, PCC